14 Şubat 2022

YEKDER, hâlihazırda devam eden köklü programların yanına okuma gruplarını ekleyerek güncel hadiselere temas ediyor. Çevrimiçi ve yüz yüze olarak gerçekleştirilen YEKDER Tematik Okumaları “Siyer”, “Psikoloji”, “Çocuk Edebiyatı”, “Çocuk Gelişimi”, “Gençlik” ve “Öncü Şahsiyetler” olmak üzere altı farklı başlık altında 2022 Haziran Ayı’na kadar devam edecek. Emine Tuğba Demirci, Uzm. Psk. Esra Albayrak, Öğr. Üyesi Elif Konar Özkan, Hatice Kübra Baylan, Hamza Taha Baba ve Hayrunnisa İstekli’nin moderatörlüğünü üstlendiği program katılımcıların sorularıyla dinamik hale geliyor. 

Siyer okuma grubunda, katılımcılara “Niçin Siyer öğrenmeliyiz?” sorusunu yönelten Emine Tuğba Demirci, Haşr Sûresi’nin 7. ayetinde geçen “Peygamber size ne vermişse onu alın ve size neyi yasaklamışsa ondan kaçının.” buyruğunu hatırlattıktan sonra, “Biz Peygamberimizin (sav) bize neyi emrettiğini ve neyden sakındırdığını ancak Siyer okuyarak öğrenebiliriz.” dedi.

Psikoloji okuma grubunda Uzm. Psk. Esra Albayrak,  katılımcılara okunacak kitaplar tanıtarak müzakerelerden kazanımların neler olacağını anlattı. Katılımcıların beklentilerinin kişisel farkındalık olması gerektiğine vurgu yaparak görüşleri değerlendirdi. 

Çocuk Edebiyatı okuma grubunda “çocuk” ve “edebiyat” kavramları üzerinde duruldu. “Sanat ve edebiyat söz konusu olduğunda tanımlar ve tarifler mutlak değildir. Edebi metinler tanımlara uymak zorunda değildir ama yeni tanımlar edebi metinlerden çıkarılabilir.” diyen Elif Konar Özkan, çocuk için olmazsa olmaz unsurun oyun olduğunu bu sebeple çocuk edebiyatı içerisinde oyun ögesinin ıskalanmaması gerektiğini vurguladı.

Çocuk Gelişimi okuma grubunda, çocuğun gelişimindeki evrensel yönlere dikkat çeken Hatice Kübra Baylan, bu alandaki eserleri değerlendirirken dikkat edilmesi gereken başlıklara değindi.

Gençlik okuma grubunda, gençlerle kâmil manada bir iletişim kurabilmenin yolunun onları anlamaktan geçtiğini ifade eden Hamza Taha Baba; biyografi, hatırat okumaları, roman gibi farklı edebi türler ve çeşitli sosyal çevrelerde yetişen kalemler üzerinden gençlik-toplum ilişkisinin anlaşılmaya çalışılacağını belirtti.

Öncü Şahsiyetler okuma grubunda, bireydeki hayret duygusuyla biyografi-hatırat tarzındaki eserlerin ilişkisine dikkat çeken Hayrünnisa İstekli, “İnsanların hangi şartlar çerçevesinde hangi düşünce dünyasına dahil olduğunu görmek, ayak izlerini takip etmek çok kıymetli. Bunlara şahit olmak hem kendimizi anlamamızı hem ait olduğumuz çevreyi ve toplumu daha iyi değerlendirmemizi hem de bambaşka bir çevreye mensup olarak gördüğümüz insanlarla aramızda bizi şaşırtacak derecede ortak alanlar olduğunu görmemizi sağlar.” dedi.