Yetişkin Eğitimleri Komisyonumuz tarafından ebeveynleri ve ebeveyn adaylarını çocuklarına din eğitimi vermek konusunda yetkinleştirmek üzere geliştirilen Ailede Din Eğitimi Programı (ADEP), 2021 Bahar döneminin şubat ayı tamamlandı. Video konferans yöntemi ile çevrimiçi olarak sürdürülen seminerler, her Cuma 21.00’de gerçekleştiriliyor. Katılımcıların ihtiyaçları gözetilerek her dönem revize edilen seminerlerin bu ayki üç konu başlığı Öğr. Gör. Sümeyye Esra Köten Güçlü, Öğr. Gör. Elif Konar Özkan ve Saliha Kızılkaya tarafından sunuldu.

Öğr. Gör. Sümeyye Esra Köten Güçlü, “Çocuğumu Tanıyor Muyum?: Çocuk Gelişimi” başlıklı sunumunda doğum öncesini ve çocukluk yıllarını dönemlere ayırarak çocuk gelişiminde dikkat edilmesi gereken hususları katılımcılara aktardı. Bebeklik dönemiyle alakalı değindiği konulardan biri de bebeklerin uyku düzeni oldu. Bebeklerin uyku ve beslenme süreçlerine değinen Köten Güçlü, şunları kaydetti: “Bebeklerin altıncı aydan sonra gece emzirilmesi anne sütündeki asidin mide asidiyle birleşmesine sebep olabiliyor. Bu durum da mideye zarar veriyor. Bu nedenle altıncı ay sonunda bebekler aç dahi olsa aralıksız uyuması, gelişimleri açısından oldukça önem arz ediyor.” 

Öncelik çocukları anlamak

“Ebeveyn Tutumları ve İletişim” semineri ile ebeveynlerin çocuklarıyla olan iletişimlerinde kullandıkları üslup aracılığıyla sergiledikleri tutumlara dair farkındalık oluşturan Öğr. Gör. Elif Konar Özkan, “Her ebeveyn mutlaka bir dönem çocuk olmuştur. Ancak ebeveyn ya da yetişkin olan bir çocuk yoktur. Dolayısıyla çocukların bizi anlamaları değil, bizim çocukları anlamamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı. 

Saliha Kızılkaya’nın, sunumu ile gerçekleştirilen “Çocukların Dini Gelişimi Açısından Ev Ortamının Düzenlenmesi" seminerinde ise ebeveynlere, evlerinde kurdukları düzenle çocuklarını dış tehlikelerden nasıl koruyabileceklerine dair bilgiler verildi. Evde cemaatle namaz kılmanın önemine vurgu yapan Kızılkaya, “Zamana endeksli merasimlere icabet veya davet etmek, çocukları bu merasimlerde hazır bulundurmak, misafirleri karşılamalarına, uğurlamalarına ve hizmette bulunmalarına izin vermek onların topluluk ve merasim adabı kazanmasını sağlayacaktır. Böylelikle din algısının zengin, zevkli, canlı, neşeli ve disiplinli bir çerçeveye yerleşmesine vesile olacaktır.” dedi. Kızılkaya, böyle bir ortam için bayramların ve kandillerin bu bağlamda güzel bir fırsat olduğunu belirtti.

Seminerlerin sonunda katılımcılara özel olarak ayrılan soru-cevap bölümü de yoğun ilgi gördü.